Vee Fırfır’ın ayağını sürüklemesinden birkaç ay sonra…
Fırfır gözleri görmediği için kumunu etrafa çok dağıtıyor.
Etraftaki kumlar süpürecektim ama benim minik kızım elektrik süpürgesinden çok
korkuyor. Arkadaşıma onu alıp salona gitmesini söyledim. Salona gitti sonra
koşarak geldi… Fırfır’ı kucağına alınca kızın üstüne çişini yapmış benim
şapşal. Önemsemedim ama korkmuştur dedim.
(Elektrik süpürgesinden korkup delirdiği bir gün)
Aradan birkaç gün geçti Fırfır sürekli çişini kaçırıyor ve
yürümesi de sanki biraz aksıyordu. Hoop yine veterinere taşındık. Bir röntgen çekmem
lazım dedi. E bu lafı duyunca aldı beni bir korku, benim minicik kızıma narkoz
mu verilecek? Röntgen çekildi, muayene yapıldı ve sonuç? Ben bulmadan önce beli
kırılmış ve kendi kendine kaynamış dedi doktor. Bunları duyduğum an aklıma ilk
gelen “benim kızım ne kadar acı çekmiş, neden bu kadar bahtsız?”
(Narkozlu Fırfır)
“Şimdilik sadece çişini kaçırıyor ama ileri de kakasını da
tutamayabilir” dediğinde veteriner sesler uğultu olarak gelmeye başladı. Henüz
kızıma dokunamamış olan anneme bunları nasıl anlatacağım ben!
Ama Türk kafası ben bu doktora güvenmiyorum bir yerden daha
bilgi alalım diye tutturdum. Birkaç veteriner daha gezdik ama sonuç aynı. Ben
hala kimseye inanmıyorum ya da inanmak istemiyorum kalktım Avcılar’daki
veterinerlik fakültesine götürdüm kızımı. Hiçbir şey değişmedi ve bir kortizona
başladık.
Benim kızımın çilesi bitmiyor…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder